2 Mayıs 2007 Çarşamba

BASINDA ÇIKAN GÜZELBAĞ LA İLGİLİ HABERLER.

Çiftçimizi biz değil, eski hükümetler bitirdi?"

Muhalefet partileri ilçe başkanları ANAP İlçe Başkanı Şevki Türktaş'ın Oba'daki narenciye bahçesinde biraraya gelerek AK Parti hükümetini Türk çiftçisini AB uğruna heba etmekle suçlamalarına AK Parti Ar-Ge ve Tarım Komisyonu Başkanı Hüseyin Güllü yanıt verdi.Muhalefete mensup partilerin ilçe başkanlarının ANAP İlçe Başkanı Şevki Türktaş'ın Oba'daki bahçesinde bir araya gelerek hükümete yönelik eliştirilerine, AK Parti Ar-Ge ve Tarım Komisyonu Başkanı Hüseyin Güllü'den yanıt geldi. Eski hükümetlerin tarım politikası yüzünden çiftçilerin ve üreticilerin perişan olduğunu dile getiren Güllü, "AK Parti tarımda reform yaptı" dedi. AK Parti İlçe Teşkilatı Ar-Ge ve Tarım Komisyonu Başkanı Hüseyin Güllü cevap verdi. Çiftçilerimizin bugün bu hallere düşmesinin tek sebebinin yıllardır göreve gelen hükümetlerin yanlış tarım politikaları yüzünden olduğunu söyleyen Güllü, iktidarın tarımda reform yaptığını dile getirdi. Kısa süre sonra Türkiye'de üretilen ürünlerin dış ülkelerde aranan en gözde ürünler haline geleceğini iddia eden Güllü dün parti binasında yaptığı basın açıklamasında şu şekilde konuştu "Türk çiftçisinin iyi bir duruma gelebilmesi için verim, kalite ve ihracatın arttırılması zorunludur. Yıllardın uygulanan yanlış politikaların sonucu olarak çiftçi bugünkü duruma düşmüştür. Zira son yılda çiftçimiz bu duruma gelmemiştir.Hükümetimiz son 2 yıldır özellikle ihracatın artması yönünde çalışmalara hız vermiştir. Bunun için ürün bazında üretici birlikleri yasa ve yönetmeliği, iyi tarım uygulamaları yönetmeliği, genetik olarak değiştirilmiş organizmalar yasa ve yönetmeliği, Eurogap sertifikası, hayvancılıkla ilgili yasa ve yönetmelikler çıkartılmıştır. İlaç fiyatları yüzde 40 ila 60 oranında, ithal tohumların fiyatları yüzde 20 oranında düşmüştür. Hükümetimiz, hibrit tohum projesi başlatmış olup, 5 – 10 yıl içerisinde yerli tohumun iç pazardaki payını yüzde 10’dan yüzde 40’a çıkartılmasını amaçlamıştır. Bu proje meyvelerini vermeye başlamıştır. Bazı yerli firmaların ıslah ettiği hibrit sebze tohumları ithal tohumlardan daha fazla beğenilmiştir. Şu anda her yıl Türkiye’den yurt dışına ödediğimiz para 200 milyon dolardır. Daha ucuza ve daha verimli tohumların çiftçiye sunulması çiftçinin tohum girdisini azaltacaktır.Ürün bazında üretici birlikleri, yasa ve yönetmeliği ile çiftçinin örgütlenmesi, yetiştirdiği ürün konusunda uzmanlaşması amaçlanmaktadır.İyi tarım uygulamaları ile, zirai ila, gübre ve hormon kalıntısı olmayan sebze ve meyve üretimi amaçlanmaktadır. Buna kontrollü üretim de denmektedir.Sözleşmeli üretim desteklenmektedir. Bunun için Konaklı kasabasında ihracatçılarla bir toplantı yapılmış, ihracatçılar Alanya’ya davet edilmiştir. Ne acıdır ki, 1973 – 80’li yıllarda ilk ihracatın merkezi olan Alanya ürün kalitesinin bozukluğu ve istenilen türün azlığı nedeniyle şu an sadece bir aylığına ihracatçı gelmektedir. Örneğin dünyada limon, portakal, kiraz, elma gibi ürünlerde doyuma ulaşılmıştır. Avrupa ve dünya incir, nar, erik, üzüm gibi meyveler ile Macar biberi, kaypa (kırmızı biberi) Kliforniya wonder binberi, salkım domatesi, uzun hıyar, (long cucumba) gibi sebzeleri fazlaca üretmektedir. İhracatçılar bunların üretimini istemektedirler. Şu anda bir iki ihracatçı, 500 – 1000 dekar alanda sebze üretimi talep etmiş, hatta fide ve tohumunu da vermeyi vaad etmiştir. Güzelbağ beldemizde nar, incir fidesi ve Şili’den getirilen yeşil eriğin aşı gözleri dağıtılmıştır. 3 – 4 yıl sonra bu meyvelerin ürününü ihracatçı direkt olarak alacaktır. Aynı Şili eriği, Kızılcaşehir eriklerine aşılanmak suretiyle, Kızılcaşehir’de de ihtaracatlık erikler üretilebilir. 120 yıl önce Mısır’dan bir eli ve bir ayağı olmayan Yemen Gazisi süs bitkisi olarak getirdiği muz bitkisinin Anamur – Gazipaşa ve Alanya’nın ciddi bir gelir kaynağı olacağını bilebilir miydi?. Yine Güzelbağ’da yaz sebzeciliği projesi başlatılmıştır. Sahilin sebzesi bittikten sonra, Güzelbağ’da ürünler piyasaya çıkacaktır. Yenidünya, limona ve portakala alternatif olarak Alanya’nın 5 ayrı yerinde 1 – 15 mayısta hasata gelen şeker oranı yüksek meyve iriliği küçük elma kadar olabilen bir kayısı çeşidi üretimi başlatılmıştır. Kayısı pazarı olan bir meyvedir. Bu yıl dikilen bir kayısı birinci yılda 500 kg, ikinci yılda 2 ton, üçüncü yılda 3 ton, dördüncü yılda 5 ton ürün vermektedir. 1 dönüm kayısısı olan bin çiftçinin kayısısının kilosu 1 YTL’ye satılması durumunda 4. yılda ve müteakip her yılda Alanya’ya 5 milyon YTL (5 trilyon lira) getiri sağlayacaktır. Yeni dünyayı İspanya şubat ayında Avrupa pazarına sunduğu için ihracat şansımız yoktur. Yeni dünya için yapılacak iş, meyve budaması yapılarak kalite arttırılmalı, ham meyve hasat edilmemeli ve iyi bir paketleme ile pazara sunulmalıdır.Meyve ve sebze üretimi yapan çiftçilere Eurogap sertifikası verilecektir. Birtakım kriterler yerine getirildikten sonra her üreticiye bu belge verilecek, üretici bu belge ile ürününün temiz olduğunu ispatladığı için rahat bir şekilde pazarlık yapacaktır. Uydudan ekim dikim alanlarını izlenmesi çalışması başlamıştır. Şu an Antalya’da pilot olarak başlamış olup, yakında Alanya’da da başlatılacaktır. buradaki amaç, ürün borsasını ayakta tutmak ve çiftçinin ezbere üretim yapmasını önlemektir. Alanya Tarım Koordinasyon Kurulu oluşturduk. İhracatçı ile üretici arasındaki köprüyü kurmak, çiftçileri eğitmek, çiftçilere Eurogap sertifikasının verilmesini sağlamak, ihracatçı birlikleri ile iyi bir diyalog sağlamak için bu kurulu oluşturduk. Eğer bunları yapabilirsek, şu an 1 milyar dolar olan ihracat Türkiye geliri, 5 milyar dolara çıkacaktır. Bu da çiftçinin gelirinin 5 kat artması anlamına gelir. Tarım ve hayvancılıkta artık yenilikçi politikalar zamanı gelmiştir. Bu vesile ile çiftçilerimizin çiftçi bayramını kutlar, en derin sevgi ve saygılarımı sunarım"